HANGİ SEBEPLERLE BOŞANMA DAVASI AÇABİLİRİM?
- Deniz Tuncelli
- 16 May 2024
- 3 dakikada okunur
Her ne kadar uzun süren dava süreci ve bu sürecin iki taraf için de yıpratıcı olması göz önüne alındığında günümüzde anlaşmalı boşanmalara yönelim artsa da çekişmeli boşanma davaları da ülkemizde en çok açılan dava türlerindendir.
Boşanma Davaları Ne Kadar Sürer?
Boşanma davalarında müvekkilin en çok sorduğu soru dava sürecinin ne kadar süreceğidir ancak avukat bu soruya spesifik bir cevap verememektedir. Çünkü dava açıldıktan sonra yapılacak kusur incelemesi süreci uzatmakta ve tazminat, nafaka gibi kalemlerin alınmasına da kusur araştırmasına göre karar verilmektedir. Günümüz koşullarında mahkemeler nezdinde hiçbir gecikme yaşanmadan çekişmeli boşanma davası 1-1.5 yılı bulmaktayken celb edilen belgeler, bunların gecikmeleri, ve sosyal inceleme raporları, sosyal ekonomik durumun araştırılması gibi boşanmanın ferilerini (tazminat, nafaka, velayet) etkileyecek belgelerin toplanması süreyi uzatabilmektedir.
Boşanma davası açabilmek için kanunen yazılı sebeplerden birinin mevcut olması gerekmektedir. Bu sebepler Türk Medeni Kanunu madde 161 ile 166 arasında sayılmıştır. Sırayla açıklayacak olursak;
1) Zina Sebebiyle Boşanma (TMK md 161)
Zina sebebiyle boşanma davasında en önemli husus iddiaları kanıtlayabilmektedir. Zina kanun önünde sınırlı sayılan 6 özel boşanma sebebinden biridir. Özel boşanma sebebi olduğundan davacı karşı tarafın kusurunu ispatlamak zorunda değildir ancak iddia ettiği boşanma sebebinin varlığını ispatlamalıdır. Zina davası için her ne kadar cinsel birleşmenin gerçekleşmiş olması aransa da Yargıtaya göre teşebbüs aşamasında kalan ya da zina yapıldığına kanı getiren olayların varlığı zina sebebine dayalı boşanma talebinin kabulünü gerektirmektedir.
Zina sebebiyle boşanma davası olayın öğrenildiğinden itibaren 6 ay içerisinde ve her halükârda zina eyleminin bitiminden 5 yıl içerisinde açılmalıdır. Eğer hak düşürücü sürelere uyulmazsa davanın reddi kararı verilmektedir.
Zina sebebiyle eşini affeden tarafın sonrasında dava açma hakkı yoktur. Örneğin tarafların beraber tatile çıkması, hediye kabulü af sayılmaktadır. Ayrıca zina sebebiyle açılan davadan feragat etmek de af sayılmaktadır.
Zina sebebine dayalı boşanmada eş manevi tazminat talep edebilecektir.
2) Hayata Kast, Pek Kötü ve Onur Kırıcı Davranış Nedeni ile Boşanma (TMK md 162)
Hayata kast ;bir eşin diğer eşin hayatını sonlandırmasına sebebiyet olacak eylemleridir. Önemli olan kasıtlı bir hareket ve öldürme kastının varlığıdır.
Pek kötü muamele; eşe acı vermek, bedenini ve ruhsal sağlığını bozmaktır. Pek kötü muamelenin ne olduğu hususunda takdir hakimindir.
Onur kırıcı davranış: eşi aşağılama, küçük düşürme, hakarette bulunmadır. Örneğin eşin peşine hafiye takmak, herkesin içinde sövmek onur kırıcı davranış sayılmaktadır.
Bu özel boşanma sebepleri için de hak düşürücü süre öğrenilmesinden itibaren 6 ay her halükârda 5 yıldır.
Eşini affeden tarafın dava hakkı yoktur
3) Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Sebepleri ile Boşanma (TMK md 163)
“ Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.”
Bir suçun küçük düşürücü olup olmadığı somut olayın özelliklerine göre hakim tarafından takdir edilecektir.
Haysiyetsiz hayat sürmeye örnek olarak; alkoliklik, genel ev işletmeciliği, kumarbazlık, uyuşturucu madde bağımlılığı sayılabilir.
Bu özel boşanma sebebine dayalı açılan davada eş diğer tarafı affetmiş olsa bile dava açma hakkı düşmemektedir.
4) Terk Sebebiyle Boşanma (TMK md 164)
Ortak konutun terk edilmiş olması ve terkin 6 ay kesintisiz sürmüş ve halen devam etmekte olması gerekmektedir.
Bu koşullar oluştuktan sonra terk eden eşe usulüne uygun bir ihtarla eve geri dönmesi çağrısı yapılmalıdır. Usulüne uygun ihtarname göndermek dava şartıdır. Bu çağrının samimi olması aranmaktadır. Davetin usulüne ilişkin Yargıtay kararları ihtarda davet edilen evin açık adresinin yazılmasını, davet eden eş evde bulunmayacak ise anahtarın yerini belirtmesini, davet edilenin yol giderleri ve davet edilen evin yaşanacak durumda olması aranmaktadır. Davetin samimi olması aranmaktıdr. Terk eden eş haklı sebebe dayanarak konutu terk etmişse davet eden eşin bu sebepleri ortadan kaldırması gerekmektedir. Örneğin içinde yaşanacak eşya olmayan ya da yaşanacak durumda olmayan eve davet samimi sayılmamaktadır. Aynı zamanda bu ihtarda 2 ay içerisinde ihtar çağrısına uyulmazsa sonuçlarının ne olacağı da belirtilmelidir.
İhtarname ile eş eve geri dönmüşse kusurlarının davet eden eş tarafından affedildiği kabul edilir. Affeden eş bu sebeplere dayanarak daha sonra boşanma davası açamaz.
Terk mutlak boşanma sebebidir. Hak düşürücü süreye tabi değildir.
5) Akıl Hastalığı Sebebiyle Boşanma (TMK md 165)
“Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hâle gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmî sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir.”
Bu koşulun oluşması için akıl hastalığının evlilik birliği içerinde oluşması gerekir. Akıl hastalığı sebebiyle boşanma mutlak boşanma sebeplerindendir. Eşin hastalık sebebiyle yaptığı davranışlar iradi olmadığından kusur aranamaz. Herhangi bir hak düşürücü süreye tabi değildir. Bu hususta dikkat edilmesi gereken en temel nokta akıl hastalığının iyileşemez derecede olmasıdır.
6) Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Sebebiyle Boşanma ( TMK md 166)
Genel boşanma sebebi olduğundan sınırlı sayılı değildir, evlilik birliğini çekilmez hale getirebilecek her türlü olgu bu boşanma sebebinin içine girebilir. Genel boşanma sebebi olduğundan muhakkak karşı tarafın kusuru ispatlanmalıdır aksi takdirde hakim boşanma kararı vermeyebilir.
İçtihatlara göre bazı boşanma sebepleri; eşin ailesine kötü muamele, hakaret, eşi aşağılama, cinsel ilişkiden kaçınma, aileye karşı ilgisizlik, saygısız davranışlar sergilemek, erkek eşin bağımsız konut açmaması, sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlar sergilenmesi, doğum yapan eşle ilgilenmemek, ayrı odada yatmak, eve haciz gelmesine sebep olmak, evlilik sırlarını üçüncü kişilere açıklamak, ters ilişki vb olarak gözlemlenmiştir.
Av. Deniz TUNCELLİ
Comments